• İYİ Parti Yalvaç Mustafa Kodal
  • MHP Hüyüklü Belediye Başkan Adayı Kadir MİNNET

logo

ŞİRKET VE UN DEĞİRMENLERİ


Nazif KURUCU
nazifkurucu@hotmail.com

Yalvaç’ta su çıktığı denen… Tüm değirmenleri çevirip; bütün mahallelerin çeşmelerine içme ve kullanma suyu sağlayan yer; çok önemliydi.

Getirilen buğday, arpa, çavdarlı buğday vs…yi öğüten değirmenciler; ücretlerini ya para olarak veya öğütülen mahsulden belli bir pay alarak karşılarlardı.

Değirmenlerin bulunduğu yamacın karşısında; ŞİRKET de denilen, Sümerbank’ın deri fabrikası bulunuyordu. Orada çalışan usta ve işçilerin hangi saatte uyanacakları ve hangi saatte işyerine hızlıca yürüerek gelecekleri; ilçenin her yerinden duyulan fabrika düdüğünün sesine göre ayarlanıyordu. O durum halkın; saatin kaç olduğu hakkında bir tahmin yapmasını da, kolaylaştırıyordu.

Şirket; ilçe delikanlılarına ve adamlarına, epeyce yıllar iş sağlayarak ücret ödemiş ve halka istihdam yaratmıştı.

İlçe, tabakhane denen *(Debbağhane)siyle ve deri fabrikasıyla; *Yeniciler arastası denen; ayakkabı imal edenlerin bulunduğu, çarşısıyla, *üstelik; eski ayakkabıları tamir edenlerin toplandığı; Eskiciler arastasıyla yoğun bir “Gön” de denilen deri işleme fabrikası gibiydi adeta…

Sınıf arkadaşlarımızın birinin soyadı bile; “KOCA GÖNCÜ” idi.

Hayvan derileri hangi işlemden geçerse geçsin; kötü kokar…

Bilhassa Tabakhane’de çalışanların elbiselerine, hatta tüm vücutlarına yerleşen koku; metreler ötesinden bile hissedilirdi.

İlçenin gerilemesi ve ekonomik çöküşü; Sümerbank Deri Fabrikasının, üst makamlar ve yetkililerce İstanbul’a götürülmesiyle başladı.

Tabakhane gene de, uzun yıllar birçok insana istihdam ve gelir sağladı. Fakat etraflarına kötü koku yaymaktan mahcup olan dericiler; birer ikişer mesleği bıraktılar.

Ekmek parası kazanmak için Söke ve çevresindeki tarım bölgelerine PAMUK Çapasına gidenler çoğaldı.

“Ne iş olsa yaparım!” diyerek birçok aile reisi de; İstanbul’a göçtüler. İlçemiz sönükleşti.

Ayakkabı imalatı için gerekli olan Deriler; uzak yerlerden çok daha pahalıya mal olarak getirilince; ayakkabıcılık da büyük darbe aldı.

Etiketler: »
Share

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Öğretmen ve Üniversite

    10 Aralık 2023 Köşe Yazıları, Tüm Manşetler

    Sümerli eğitmen ve şair Ludingirra, günümüzden 4000 yıl önce “Mademki biliyorsun, niye öğretmiyorsun”  diyerek bilginin ve öğretmenin önemini çağlar ötesinden seslendirmiş. “Hiç Bilenlerle Bilmeyenler Bir olur mu” ilahi tebliğinde bilgilenmenin, öğrenmenin ve Hz. Ali’nin “Bana Bir Harf Öğretenin 40 Yıl Kölesi Olurum” sözlerinde öğretmenin önemi en güzel şekilde ifade edilmiş. Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK, İstiklal savaşında düşmanla olduğu gibi; Cumhuriyetle birlikte “Ülkemizi dünyanın en mamur ve en medenî memleketleri seviyesine çıkartmak”, ...
  • Ramazan Amca’nın Duâsı

    07 Aralık 2023 Köşe Yazıları, Tüm Manşetler

    “Sen kendüye ne sanursan ayruğa da anı san. “      Hacı Bektaş Velî 19 yıl önce... Geçirdiğim kalp rahatsızlığı nedeniyle üniversite hastanesinin kardiyoloji servisinde yatıyorum. Oda arkadaşım Ramazan Amca, 80-85 yaşlarında bir Alzheimer hastası... Refakatçisi olan yakınlarından öğrendiğimiz kadarıyla geçmişte çiftçilik yapan bu amcamız  boylu poslu;  ileri derecede görme rahatsızlığı olduğu için kalın camları olan gözlük takan, konuşmayı seven birisi.  Bizi tanımak istiyor; kendimizi tanıtıyoruz, on dakika sonra aynı şeyleri yine soruyor ve...
  • ADA DOĞURAN GÖL

    07 Aralık 2023 Köşe Yazıları, Tüm Manşetler

    Bugün dünyamız ve ülkemiz için en büyük tehlike  kuraklık, kıtlık ve  açlıktır. Bunun için dünyayı istedikleri kalıplara sokan, dünyaya şekil veren kapitalizm düzeninin küresel şirketleri dünya nüfusunun azaltılması gerektiğini savunmaktadırlar. Hatta bu maksatla; laboratuvar kökenli salgın hastalıklar, KULLANDIRTTIKLARI ilaçlar, aşılar, gübreler, böcek ilaçları=zehirler, soğuk, sıcak dünya ve uzay savaşları ile havada, suda, karada, hatta uzayda ekosistem tahriplerini devreye sokmaktadırlar. Elbette ülkemiz de bu olumsuzluklardan fazlasıyla...
  • Prof.Dr. Zafer Karaer yazdı: “İYİLİK GÜNÜ MÜ?..”

    16 Kasım 2023 Köşe Yazıları, Tüm Manşetler

    Geçmişi 1996 yılına kadar giden, ancak son birkaç yıldır gündemde yer bulan, gerçi yeterince bulduğu tartışılan, 13 Kasım “Dünya İyilik Günü”; benim için oldukça önemli. Çünkü dünyada yerleşik düzene geçildiği 12 bin yıllık insanlık tarihinde,  gerek savaşlar, gerek kötülükler sayesinde, her geçen gün iyilik kelimesi hızla değer kaybetmekte, hatta anlamını kavrayamayan büyük çoğunluk ellerinden gelse; iyilik kelimesini sözlüklerden, tedavülden, ortadan kaldıracaklar. Tabii ki; ülkemizde de aynı tutum ve davranışlar neticesinde özellikle 1...