logo

Özyalvaç Gazetesi Arşivinden (16 Ağustos 1976)

Dr. Rıdvan Kabuloğlu Hastanemizden Şikayetçi

On ay kadar önce ilçemiz Devlet Hastanesine Kadın Doğum Mütehassısı olarak atanan Op. Dr. Rıdvan Kabuloğlu hastanemizin kendi branşı yönünden kifayetsiz oluşu nedeniyle durumdan şikayetçi olmuştur. Kendisiyle görüştüğümüz Dr. Kabuloğlu bize şunları söylemiştir:

“On ay önce Hastanemize atanmış ve iyi niyetlerle görevime başlamıştım. Fakat ne var ki hastanemizde Kadın Doğum bölümüyle ilgili hiçbir alet ve edevat bulunmamaktadır. Elimizdeki mevcut aletler ise eski sağlık merkezinden kalma hurda aletlerdir. Şimdiye kadar bu hurda aletlerle on aydır bini aşkın normal ve anormal ameliyatlar yaptık. Güç şartlar altında çalışmaktayız.

Durumu aylar önce Sağlık Bakanlığı’na bildirmemize rağmen Bakanlık halen bize alet ve edevat yardımında bulunmamıştır. Bu şartlar altında daha fazla çalışamayacağım için memleketimden ayrılmayı da düşünüyorum. Zira bu şartlar altında hastanemizde vatandaş sağlığıyla meşgul olunamaz.”

Doktorumuzun bu şikayetlerinin ilgililerce göz önüne alınmasını dileriz.

EBK Satış Mağazası için Olumlu Cevap Geldi

Bir süre önce ilçemizde açılmasını halkımızın arzuladığı Et ve Balık Kurumu Satış Mağazası için Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na gazetemiz tarafından yapılan yazılı müracaata olumlu cevap alınmıştır. Alınan cevapta şimdilik satış mamullerinin belediyece veya belediyenin gösterdiği bir kasap tarafından Konya Et Kombinası’ndan temin edilecek et ve mamullerinin satılacağı ve bunda bakanlıkça kolaylık sağlanacağı belirtilmiştir. (Bakanlığın bu konuyla ilgili yazısını gelecek sayımızda vereceğiz.)

MTTB Kur’an-ı Kerim ve Osmanlıca Kursları Açtı

Kısa bir süre önce ilçemizde şubesi kurulan MTTB Teşkilatı gençlerimize ve halkımıza açık ve ücretsiz Kur’an-ı Kerim ve Osmanlıca kursları açmıştır. MTTB Şube ilgililerince belirtildiğine göre açılan kurslara halkımız büyük ilgi göstermektedir.

Celeptaş Köyünde Üç Ev Tamamen Yandı

Geçtiğimiz hafta içinde ilçemize bağlı Celeptaş köyünde çıkan yangında üç ev tamamen yanmıştır.

Mevsimin yaz olması itibariyle genellikle çoğalan yangınlar serisine ilçemiz Celeptaş köyü yukarı mahallesinde çıkan bir yangında bütün çalışmalara ve çevre itfaiyesinden yetişenlerce yapılan uğraşımlara rağmen yangında üç ev kurtarılamamıştır. Zararın iki yüz bin lira civarında olduğu belirtilmiştir.

Bir Belediye Meclisi Feshedildi

İlçemize bağlı Kumdanlı Belediye Meclisi 1976 yılı bütçesini tümden reddettiği için mahkeme kararıyla feshedilmiştir.

Usule aykırı karar alan Meclis üyelerinin yerine yeniden seçimle 12 kişilik meclis seçimi yapılacaktır.

Mehmet Turhan İcra Memuru Oldu

İlçemiz icra memurluğu katipliğini bir süredir yürüten Mehmet Turhan girmiş olduğu icra memurluğu sınavında başarı kazanarak ataması yapılmıştır.

Antalya ili Finike ilçesi İcra memurluğuna atanan M. Turhan önümüzdeki günlerde yeni görevine başlamak üzere ilçemizden ayrılacaktır. Turhan’a yeni görevinde başarılar dileriz.

Öğretmen Memiş Gür Trafik Kazasında Öldü

İlçemiz Merkez Ortaokulu öğretmenlerinden ve Müdür Yardımcısı Memiş Gür geçtiğimiz hafta içinde Ankara seyahatinde Sivrihisar-Polatlı arasında meydana gelen bir trafik kazası sonucu başı koparak ve parçalanarak feci şekilde can vermiştir.

Memiş Gür’ün bu zamansız ve feci ölümü ilçemiz ve çevresinde büyük üzüntü yaratmıştır. Memiş Gür’ün ölümüyle maarif camiasına ve ailesine başsağlığı, merhume Tanrı’dan mağfiret dileriz.

Fısıltıdan: Deneme

Değişen ve gelişen ülkemiz toplumunda Yalvaç’ta bu ülkeden bir parça olarak olaylara sahne olmaktan başka ne yapabilirdi ki… Nitekim sonunda artık Yalvaç’ta sağ-sol olaylarının atmosferine provokatörlerce bilerek ve istenerek sokulmak istendi. Bir iki oyun denendi ve nedense oyunbazlar bunda başarısız kaldılar.

Sözümüzü uzatmadan olaylara ve ortaya koyucularının nasıl baş aktör olarak görev yaptıklarına geçmek isteriz.

Vurun Goministlere…

Günlerdir, hatta aylardır ve hatta MC Hükümeti kuruluşundan bu yana kendilerini sözde milliyetçi addedip Ülküleri (!) uğruna şehadet şerbeti içmeyi yeğ tutanların buradaki kuyrukları memleketsever gerçek milliyetçi ve demokratik solun halktan yana temsilcileri gençlerimizden birisine bir gece arabasıyla giderken önü kesilmiş ve küfürler edilerek arabadan aşağı indirilmiş ve halkın gözü önünde dövülmüştür kıyasıya. Genç arabasıyla kaçmış ama az ileride yine aynı amaçlı kimselerce yolu kesilmiş ve arabadan zorla indirilerek ve küfredilerek hücum edilmiş ve genç kendisini savunmak için ne lazımsa yapmıştır. Bu arada iki taraftan da yaralanan olmuştur.

Kimdir “Vurun Goministlere” diye saldıranlar biliyor musunuz? Birisi öğretmen, birisi tıp öğrencisi, birisi lise mezunu bir gençtir ve ülkede ülkücüyüz, milliyetçiyiz, aydınız diye geçinenlerdir.

Kimdir Gominist diye niteledikleri?.. Yalvaç’ın özbeöz evlatlarından birisi ve emeğinin hakkıyla geçinen bir kimsedir. Bu gencin ailevi sınırlarına kadar ulaşılmış ve aile düzenine el atılmıştır.

Siz Olsanız…

Siz olsanız ne yapardınız, ailenize dil uzatılırsa?.. Üstelik bu dil uzatanlar hem kültürlü hem de milliyetçi (!), ülkücü (!) olursa… Şahsen bendeniz en azından o gencin yaptığının iki mislini yapardım.

Ve nitekim olaylar gelişmiş, ve hem suçlu hem güçlü, akıl hocaları malum çorbanın kepçesi, vatandaşta karanlık köşelerden harekatı yöneterek emniyete intikal etmiş, olayın tahkiki ve gerekli istihbarat için emniyete uğrayan gazetemiz sorumlusu bile karakoldan adeta kovulurcasına çıkarılmıştır. Hem olaylar çıkacak hem de yöneticileri ile karanlıkta kalan kimselere bir şey yapılmayacak, memleketin genci dayak yiyecek, gazetecisi karakoldan kovulacak ve bunun adı demokrasi ile yönetilen Türkiye Cumhuriyeti’nin Isparta ilinin Yalvaç ilçesi yönetimi olacaktır. Hadi canım sen de…

Madalyonun Öbür Yüzü

Olayların asıl amacı nedir, altında ne yatar, ne zamandan beri süregelmektedir, bazı çevrelerce malumdur amma işlerine gelmediği için kendilerince değerlendirilmesi yoluna gidilmek istenmiştir. Madalyonun sade bu yüzüne değil bir de öbür yüzüne bakmalı ki gerçek ortaya çıkabile…

Memleketin çocuklarını yeniden yirmi yediye kadar kukla gibi yöneten gizli kuvvetin buradaki temsilcisi ihtiras uğruna gençleri kamplara bölmekle kalmamış birbirine kırdırma yoluna gitmiştir. Yıllardır attığı nifak tohumları filiz vermemiş amma buna kızarak Yalvaç’ta at oynatmak için ne lazımsa yapma yoluna gitmiştir. “Sen aslansın, sen paşasın, senden kabadayısı olmaz, sen bizden olursun sınıf geçersin solculara ölüm” diye ilanı harp açan, ortaokul sınıflarında bile öğrencilerin huzurunda babaları hasbel kader CHP’li olan çocuklara ne olduğunu bilmedikleri halde; “Bunlar Halk Partiliymiş s*** et bunlar b** partili bile olamaz.” diye dersleri es geçip siyasal amaçlara sapan kimse mevki, makam sahibi olmamanın hıncını memleket gençlerinden çıkarmaya kalkışmıştır.

HAREKATI YÖNETENLER…

Geçtiğimiz hafta içinde ortaya çıkan olaylarda harekatı yönetenler ve madalyonun öbür yüzünde cirit atanlar Hükümet konağının karanlık odalarından, belediye parkının karanlık köşelerinden gençlere işaret verir, PTT’den Bakanlara, Valiye telefonlar yağdırıp bir kaşık suda fırtına yaratmak isteyenler artık el çekmektedirler memleket gençlerinin beyinlerinden. Bir ihtiras uğruna güneşler batıracak bu kimselere itibarın devri geçmiştir. Bu ihtiraslar ki çok kan döktürürler ülkede gençlerimize. Ve bu dökülen kanlarda gün gelir hesap sorarsa “Elinizi ayağınızı” öpeyim, diyene kadar varır ve bir badireyi atlatırlar amma bir yere kadar…

Sayın Başbakan, Sayın Başbakan Yardımcısı, Sayın Milli Eğitim Bakanı, Sayın İçişleri Bakanı, Sayın Adalet Bakanı, Sayın Isparta Valisi, Sayın Yalvaç Kaymakamı ve kendilerini ilgilendiren bu olayların sayın ilgilileri… Geçen haftaki olaylar için sizleri rahatsız eden bir kaşık suyun fırtına yaratıcısı bu kimseye artık ne zamana kadar itibar edeceksiniz. Ne zamana kadar bu genç lerin, bu vatan evlatlarının birbirine girmelerine göz yumacaksınız?..

ALLAH AŞKINA VERİNİZ…

Allah aşkına bu kimseye bir makam veriniz. Bu ihtirası tatmin olursa halkımız da gençlerimiz de belki biraz nefes alır diyeceğiz amma gönlümüz ısınmıyor. Buna da zira malum sözdür. Kış kışlığını *** ******luğunu yapacaktır.

Fırtınanın getirdiği çöp çepel içinde, yetmelerin at oynattığı meydan olmamalıdır artık Yalvaç. İhtiraslar değil idealler ülkesidir ülkemiz ve ondan bir parça olan Yalvaç sahipsiz değildir amma sahipleri de maalesef böyle ihtiraslı insanlar asla olamazlar.

NETİCE OLARAK…          

Netice olarak bir Ergenekon denemesinde bulunmak isteyen ihtiraslı insanların önderliği ilçemizde bir karganın kılavuzluğundan öteye gidemeyecektir ve kazdıkları kuyular kendileri için kurnaz çukuru olacaktır. Döktükleri kanlarda boğulmak bu kabil insanlar için mukadder olacaktır. Biz Özen marka mikroskop ve gözlükle öyle gördük öyle söyledik ki ülkenin geleceği parlak ve fakat ihtiraslı insanların geleceği karanlık mı karanlık olacaktır. Hatta gençleri yönettiği park kuytularındaki karanlıklardan da karanlık olacaktır. Ve bu karanlıkta da kendileri boğulacaktır. -16 Ağustos 1976, Sayı: 360-

Etiketler: » »
Share

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.