Koronavirüs ve gençlik

GÜLŞEN ARAS

gulsenaras@bagev.org.tr

Koronavirüsün ülke ekonomisinde yol açtığı değişiklikler gibi, okullarından mezun olarak iş arayan veya üniversitede okuyacağı bölümü seçmek üzere olan gençlerimizi de etkiledi.

Birkaç ay önce okullarından mezun olan lise öğrencilerinin bir kısmı işgücü piyasasına katılmak üzere iş arıyor, bir kısmı da üniversitelerini ve bölümlerini seçtiler.

Yine benzer bir şekilde üniversitelerinden yaz aylarında mezun olan çok sayıda gencimiz işyerlerinin kepenk indirdiği bir dönemde iş bulmaya çalışıyor.

Lise son sınıf öğrencilerinin pandemiden önce akıllarında olan üniversite ve bölüm tercihleri, içinde olduğumuz zaman dilimi içerisinde bile sağlık riskleri, şehir değişikliklerinden çekinmek veya ekonomik yetersizliklerden dolayı değişime uğradı.

Gençlerimizin sıkıntılarının başında artan işsizlik geliyor. Onların iş hayatlarına atılmalarında önemli bir basamak olan üniversite eğitimleri ve sonrasında verecekleri kararlar bulunduğu günün koşullarıyla şekilleniyor. Öğrenciler üniversitelerinde okudukları bölüm sonrasında iş arama iş bulma konusunda tereddütler yaşıyorlar. Bu yüzden bölümlerini seçmeden önce tüm artıları ve eksileri tartıyorlar.

Öğrencilerin ailelerinden ayrılıp başka şehirlere gitmek istememeleri, kendilerini salgında tek başlarına başka şehirlerde güvende hissetmemeleri, dünya ve ülke genelinde önlerini göremedikleri için okul konusunda kararsız kalmaları birer faktör.

Öğrencilerin okul tercihlerinde koronavirüsün hangi alanda iş ihtiyacı doğuracağı veya hangi illerde virüsün az olduğu gibi değişkenler etkili oluyor.

Ülkemizde ekonomi koronavirüs öncesinde de genç nüfusa iş yaratmakta zorlanıyordu. Genç işsizliğin yüzde 25’lerin altına inme olasılığı oldukça düşük.

Görüyoruz ki, Koronavirüs iş imkanı açısından bazı sektörleri öne çıkardı; özellikle pandemi döneminde en hızlı gelişen sektörler online satış kanalları, perakende sektörü, gıda sektörü ve sağlık sektörü oldu. Yine pandemi döneminde bu sektörlerde finans uzmanı, veri analisti, yazılım gibi teknik kabiliyeti gelişmiş mezunlar iş bulabilecek gibi görünüyor.

Turizm, havacılık gibi sektörler de riskli sektörler olarak gözümüze çarpıyor. Pandemi sürecinde iş bulmakta zorlanan gençlere başvurularına ve çalışmalarına yılmadan devam etmelerini tavsiye ediyorum.

COVID – 19 zaten az olan iş fırsatlarımızı hem daha aza indirdi, hem de işverenleri daha seçici davranmaya itti.

Belirsizlik dönemlerinde esnek davranabilmenin de avantajları var. Gençler yalnızca bu süreçte değil, hayatlarının her döneminde üç alanda kendilerini geliştirmeliler. İlk olarak bir programlama dili öğrenmeliler.

İkinci olarak bir yabancı dil öğrenmeliler. Yabancı dil kişinin gelişimini birebir etkileyen unsurlardan biri. İyi bir yabancı diliniz var ise hem kendinizi çok geliştirebilirsiniz, hem de çalıştığınız kuruma artı değerler katabilirsiniz. Yabancı dil sayesinde belki üniversite hayatında edinemeyecekleri becerileri kendi kendilerine edinecekler.

Bu uzaktan çalışma sistemi de bunu getiriyor artık bizlere. Üçüncüsü de sosyal dil, yani iletişim becerisi ve sosyal zeka. Müthiş bir ağın içerisindeyiz ama ağın içindeki ilişkileri yönetebildiğimizde harikulade sonuçlar yaratabiliyoruz.