logo

Haydi başkanlar, Tabakhane ve Yalvaç’ın arıtma tesisi sorununu çözün


Özgür Kaya
yalvacgazetesi@hotmail.com

Haberlerimizde de okuyacağınız gibi, Yalvaç’ta tabakhanemizin taşınması işiyle ilgili olumsuzlukların sonuncusu, vali beyle yapılan görüşme sonucunda ortaya çıktı.

Yıllardır, bin bir emekle ve büyük bir borcun altına girerek yeni deri sanayi sitesine taşınma hayalleri kuran esnafımız ve çalışanları, ne yazık ki yine hayal kırıklığı içinde kaldılar.

Yüzlerce yıllık geçmişi olan ve ilçemizde pek çok ailenin kursağından geçen ekmekte payı olan dericilik sektörünün bugün içine düştüğü durum hakikaten üzüntü verici.

Evet, şehrin içindeki tabakhane taşınmalı. Buna deri esnafı da dahil olmak üzere herkes katılıyor. Ancak, özellikle çevre mevzuatıyla ekonomik koşullar arasında sıkışan deri esnafımıza yapılan, ne yazık ki acınası bir Türkiye gerçeği.

Kurumlar kendi görev sahasına girmediği gerekçesiyle esnafımıza sırt çevirirken, siyasilerimiz de ne yazık ki topa girmeden yıllardır insanları oyaladılar.

Hani derler ya, ilk düğmeyi yanlış iliklediniz mi, bütün düğmeler yanlış iliklenir…

Deri esnafımızın başına gelen aynen böyle…

Tekin Bayram döneminde, bu esnafımızın çalışmalarına izin vermek için, yeni yaptıkları deri sanayi sitesinde kimyasal arıtma tesisinin masrafının yarısını ödeme sözü, hiçbir kanuni dayanağı olmadan alınmıştı.

Deri esnafımız da, nasıl olsa uzun vadeli bu söz, o zaman Tekin Bayram’ı paketleriz, gelen başkanla bir çözüm buluruz diye bu işe imza attı ve o gün için, günü kurtardılar.

 

4

Yani, en başta ilk düğme yanlış iliklendi ve ne yazık ki bugünlere gelindi.

Peki, şimdi ne olacak?

Bu kadar yapılan yatırım boşa mı gidecek?

Yüz yıllardır yürüyen bu çark burada duracak mı?

Onlarca esnaf ve onların yanında çalışan onlarca işçi ve ailesi, zaten işsizlikten kıvranan Yalvaç’ta yolunu nasıl çizecek?

Bu insanları bu şekilde yüzüstü bırakmaya vicdanlarımız el verecek mi?

24 tane 600’er metrekarelik tesisleri adeta bir mezarlığa mı çevireceğiz?

Bu işi hep birlikte çözeceğiz.

Başlıkta hitap ettiğimiz başkanlar kim peki?

Bunun cevabını ararken, meselenin sadece Yalvaç’ın meselesi olmadığından hareket etmek gerekir.

Köşeyazımızın baş kısmına koyduğumuz resim, Eğirdir Gölü Koruma Planı çerçevesinde oluşturulmuş görüntülerden biri. Yani, bu sorun sadece Yalvaç’ın değil, bölgenin çözülmesi gereken bir meselesidir.

Dolayısıyla, problemin çözülmesi için bölgedeki yönetim ve siyaset kademesindeki başkanların işbirliği yapmasını gerektiren bir durum söz konusudur.

Dericilik esnafı ve emekçileri ve hatta ailelerini kimse yok sayamaz. Yalvaç’ın dışarıdan para getiren nadir sektörleri arasında yer alan dericilik yok edilemez. Bunu bir kere en başa yazalım.

Diğer taraftan, tabii ki, çevrenin korunması da kesinlikle göz ardı edilemez. Yalvaç’tan başlayarak Eğirdir Gölü’ne kadar giden hattaki köylerimiz, göldeki canlı popülasyonu, gölden içme ve sulama suyu temin eden Eğirdir ve Isparta’nın da hakkını korumak gerekir.

Bu noktada, Yalvaç’tan giden suyun her haliyle temizlenmesi çok önemlidir. Şu anda, Yalvaç’taki arıtma tesisinde sadece biyolojik arıtma yapılmaktadır.

Tabakhaneyi bir kenara bırakın, sadece ev ve işyerlerinden çıkan kimyasal atık, bölge ve Eğirdir havzası için büyük tehlike taşımaktadır.

Yani, sadece tabakhane için değil, tüm bölge için Yalvaç’ımıza kimyasal arıtma tesisi yapılması şarttır.

Bunun için başta Yalvaç Belediye Başkanı Halil Hilmi Tütüncü olmak üzere Ak Parti Yalvaç İlçe Başkanı Ahmet Sektioğlu, Yalvaç TSO Başkanı Nuri Dirik, esnaf odalarının başkanları, kooperatif başkanı Fahri Kodal bir araya gelmelidir.

Bu sorun, köylerimizi, Eğirdir havzasını ve Isparta’yı ilgilendirdiği için; İl Genel Meclisi Başkanı Ali Bolat, Isparta Belediye Başkanı Yusuf Ziya Günaydın, Eğirdir Belediye Başkanı Ömer Şengöl ile masaya oturup bölgenin sorununu çözecek Yalvaç Kimyasal Arıtma Tesisi’nin yapımı için işbirliği yapmalıdır.

Bunun için devlet kurumlarından ve proje desteklerinden alınabilecek bütün teşvikler araştırılmalıdır.

İsmini saydığımız tüm başkanlar, ılımlı ve uzlaşmacı isimlerdir. Bu soruna artık çözüm bulma zamanı gelmiştir. Bir araya geldikten sonra çözülemeyecek sorun yoktur.

Haydi başkanlar göreve…

Etiketler: » »
Share

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • TANRIYA KARŞI HATA YAPMAYACAKSIN

    16 Nisan 2024 Köşe Yazıları, Tüm Manşetler

    Erkenden uyanan Pomponius avludaki çardağın altında oturmuş; yorgun, boş bakışlarla etrafına bakınıyordu. Auxanousa günaydın diyerek gelip karşısındaki sandalyeye oturdu. Pomponius gözünün ucuyla ona bakarak; “bir haftadır senin yüzünden doğru düzgün uyuyamıyorum. Yatakta dönüp duruyor ve durmadan sayıklıyorsun.” Auxanousa mahcup bir biçimde başını hafif öne eğerek, her gece aynı rüyayı görüyorum. Oğlumuz Terentius karşımda durup bana bakıyor. Bakıyor dediysem o ela güzel, sevgi dolu gözleriyle değil. Zift gibi bir siyahlıkla dolu göz çukurları...
  • Öğretmen ve Üniversite

    10 Aralık 2023 Köşe Yazıları, Tüm Manşetler

    Sümerli eğitmen ve şair Ludingirra, günümüzden 4000 yıl önce “Mademki biliyorsun, niye öğretmiyorsun”  diyerek bilginin ve öğretmenin önemini çağlar ötesinden seslendirmiş. “Hiç Bilenlerle Bilmeyenler Bir olur mu” ilahi tebliğinde bilgilenmenin, öğrenmenin ve Hz. Ali’nin “Bana Bir Harf Öğretenin 40 Yıl Kölesi Olurum” sözlerinde öğretmenin önemi en güzel şekilde ifade edilmiş. Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK, İstiklal savaşında düşmanla olduğu gibi; Cumhuriyetle birlikte “Ülkemizi dünyanın en mamur ve en medenî memleketleri seviyesine çıkartmak”, ...
  • Ramazan Amca’nın Duâsı

    07 Aralık 2023 Köşe Yazıları, Tüm Manşetler

    “Sen kendüye ne sanursan ayruğa da anı san. “      Hacı Bektaş Velî 19 yıl önce... Geçirdiğim kalp rahatsızlığı nedeniyle üniversite hastanesinin kardiyoloji servisinde yatıyorum. Oda arkadaşım Ramazan Amca, 80-85 yaşlarında bir Alzheimer hastası... Refakatçisi olan yakınlarından öğrendiğimiz kadarıyla geçmişte çiftçilik yapan bu amcamız  boylu poslu;  ileri derecede görme rahatsızlığı olduğu için kalın camları olan gözlük takan, konuşmayı seven birisi.  Bizi tanımak istiyor; kendimizi tanıtıyoruz, on dakika sonra aynı şeyleri yine soruyor ve...
  • ADA DOĞURAN GÖL

    07 Aralık 2023 Köşe Yazıları, Tüm Manşetler

    Bugün dünyamız ve ülkemiz için en büyük tehlike  kuraklık, kıtlık ve  açlıktır. Bunun için dünyayı istedikleri kalıplara sokan, dünyaya şekil veren kapitalizm düzeninin küresel şirketleri dünya nüfusunun azaltılması gerektiğini savunmaktadırlar. Hatta bu maksatla; laboratuvar kökenli salgın hastalıklar, KULLANDIRTTIKLARI ilaçlar, aşılar, gübreler, böcek ilaçları=zehirler, soğuk, sıcak dünya ve uzay savaşları ile havada, suda, karada, hatta uzayda ekosistem tahriplerini devreye sokmaktadırlar. Elbette ülkemiz de bu olumsuzluklardan fazlasıyla...