• İYİ Parti Yalvaç Mustafa Kodal
  • MHP Hüyüklü Belediye Başkan Adayı Kadir MİNNET

logo

30 Eylül 2019

Tekin Bayram: “OSB konusunda ne yazık ki haklı çıktım”

Yalvaç’ta Organize Sanayi Bölgesi’nin faaliyete geçirilmesinin önündeki engellerin kaldırılması konusu gündemdekini yerini korurken, tartışmalara eski belediye başkanı Tekin Bayram da katıldı.

Gazetemizde OSB ile ilgili çıkan haberlerin ardından gazetemize bir açıklama yapan Bayram, Yalvaç OSB’yi kuran bir kişi olarak aradan geçen zaman içerisinde gelinen duruma üzüldüğünü belirterek, “Yalvaç’ın sahipsizliği, yöneticilerin bilgisizliği ve duyarsızlığı ile gelinen nokta ne yazık ki bu olmuştur” dedi.

Yalvaç’ın ekonomik anlamda geri gitmesi nedeniyle göç verdiğini, piyasalarının zayıfladığını belirten Bayram, “Her alanda sürekli geri giden bir Yalvaç’ı üzülerek izliyoruz. Ekonomisi geriye gidiyor, sanayisi geriye gidiyor, inşaatı geriye gidiyor, üniversitesi geriye gidiyor. Ve tüm bunlardan sorumlu olması gereken kişiler büyük bir ilgisizlik ve gayretsizlikle siyaset yapıyorlar.” dedi.

Yalvaç Organize Sanayi Bölgesi’ni 2000 yılında resmi olarak büyük bir mücadeleyle kurduklarını belirten Bayram, kuruluş sürecini şöyle anlattı: “Ben Yalvaç Belediye Başkanı olmadan önce bildiğiniz gibi Tarım Bakanlığı’na bağlı çeşitli kuruluşlarda yöneticilik ve son olarak il müdürlüğü yaptım. Ben stratejik planlama konusunda pek çok eğitim aldım. 36 tane kalkınma planına imza attım.

 

2000’lerde OSB’ler çok cazipti

Bir bölgeyle ilgili planlama yapmadan önce o yörenin zayıf ve güçlü yönlerini net bir biçimde ortaya çıkarmanız, ondan sonra çözümlerle projelerinizi ortaya koymanız lazım. Biz de göreve geldiğimizde, Yalvaç’ın bir SWOT analizini yaptık. Yalvaç’ta özellikle deri sanayi, çırçır topu, tekstil gibi kolların önemli olduğunu gördük. Şehri büyütmek, kalkındırmak için arayış içerisindeyken, Yalvaç’a bir OSB kurulmasının yerinde olduğunu düşündük. Bunun için üç yıl uğraştık. Büyük sanayi oluşturmak için farklı imkanlar söz konusuydu, bizim kurduğumuz 2000 yılında OSB’ler çok cazipti. Çalışmalarımızı yaptık, yer tespitleri yaptık, üç ayrı yerden şu anki yerin en uygun yer olduğuna karar verdik. Bu çalışmaları yaparken 2 hedefimiz vardı: İlçemizdeki gayrisafi gelir düzeyini arttırmak ve istihdam yaratmak. Resmi olarak kuruluştan 2004’e kadar süreç belli bir noktaya kadar geldi. Yalvaç OSB’nin %75’i belediyemizindi. Bu süreçte 180-200 dekar kadar alanı Yalvaç Belediyesi olarak kamulaştırmıştık.2004’te belediyeyi kaybettik. Bizden sonra gelen Yalçın Bulgurcu zamanında OSB konusunda hiçbir şey yapılmadı. 2004 seçimleri Yalvaç için dönüm noktası oldu ne yazık ki. Bulgurcu’nun malum çevrelere hizmetten başka bir gayesi yoktu. 2004-2009 arası hiçbir şey yapılmadı. Dönemin bakanı Erkan Mumcu, Yalvaç’ta OSB olmaz, gereksiz gibi sözler söyledi ve hiçbir katkı sunmadı.”

 

2009’da seçildiğimde OSB’yi neden kapatmak istedim?

2009’da yeniden Yalvaç Belediye Başkanı olduktan sonra neden OSB’nin kapatılması için mücadele ettiğini sorduğumuz Bayram şunları söyledi: “2009 yeniden Yalvaç Belediye Başkanı olduğumda şartlar, OSB’yi kurduğumuz 2000 yılından çok farklı idi. Ben OSB için Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’na gittim, dönemin müsteşarıyla uzun uzun Yalvaç’ta OSB’nin geleceğini konuştuk. Özellikle tabakhanenin geleceği bağlamında Yalvaç’a nasıl bir sanayileşme yolu çizebileceğimizi tartıştık. Küçük Deri Sanayii’nin kurulmasında büyük katkım oldu, eğer arıtma da yapılmış olsaydı Yalvaç’ta deri sanayii büyük ilerleme sağlayacaktı. Şimdi küçük sanayi siteleri ile OSB’lerin kuruluşunda şöyle bir farklı yöntem var: Küçük deri sanayide altyapıyı biz yaptık, üstyapıyı devlet yaptı, destek verdi. OSB’lerde ise tam tersi, alyapıyı devlet yapar, üstyapıyı oluşturmak şahısların, yatırımcıların işidir. Sayın müsteşar, Yalvaç’ta OSB konusunda ısrar etmeyin dedi. Yalvaç’ta üç nedenden dolayı; hammadde, yol ve nitelikli eleman sorunundan dolayı ilerleyemeyeceğimizi söyledi. Bize iki yol önerdi: Yalvaç’ta kurduğumuz OSB’nin bir avantajı olduğunu, belediye hudutları içinde olduğu için imar planını belediye olarak bizim yapabileceğimizi söyledi. Altyapıyı %50 İller Bankası hibesiyle yapabileceğimizi, altyapıyı tamamladıktan sonra da 18 ve imar uygulamalarıyla parseller oluşturabileceğimiz söyledi. Kamulaştırdığımız 180 dekar araziden 30 tane ayrı parseli ruhsat alır hale getirebileceğimizi ifade etti. Kalan yerler de arsaya dönüşeceği için, yatırımcını kolay arsa bulabileceğini, belediyenin de bu yolla  gelirinin artacağını belirtti.

Bu gelişme üzerine, kararı kendim vermeyeyim diye bütün kurum ve kuruluşlara yazılar yazdım detaylı, toplantılar yaptım. OSB’yi sanayi sitesine çevirmenin sağlayacağı faydaları anlatmaya çalıştım.

Yalvaç’ta OSB’de yatırım yapacak girişimciler bir diğer dezavantaj da tahsis edilmiş arazilere tapu alamamalarıydı. Finansman sağlamak için kredi çekmek istediğinde bu arazileri ipotek etme şansı bulunmayacaktı, oysa ki sanayi sitelerinde tapu kendilerine ait olacağı için kredi almaları da kolaylaşacaktı.

Bir kere şunu ifade edeyim, Yalvaç’ta OSB’ye yatırım yapacak işletmelerin OSB yönetimi giderlerini bile karşılayamazlar. 50 yatırımcı başvurduğu iddiasını da gerçekçi bulmuyorum, 3 tane ciddi yatırımcı çıksın görelim. Biz yatırımcıya, OSB’nin sunduğu cazibeye benzer bir destek vermiş olacaktık, OSB’nin sağladığı avantajları sağlayıp, dezavantajlarından yatırımcıları kurtarmak mümkün olacaktı.

 

Kurt ve Çiftçi, Tekin Bayram’ın önünü kesmek için Yalvaç’a kötülük ettiler

Yalvaç OSB’nin sanayi sitesine dönüşmesini, diğer ortak Yalvaç Ticaret ve Sanayi Odası makul bularak kabul etmişti. Ancak daha sonra, o dönem milletvekili olan Haydar Kemal Kurt ile il genel meclisi üyesi Dişçi Osman Çiftçi bir araya gelerek, Tekin Bayram’ın önünü kesmek için bu işe engel oldular. Böyle yaptıklarını vakfımıza ait yurtta Haydar Kemal Kurt kendisi anlattı. Yalvaç TSO yönetimini baskı altına alıp, onları kararlarından vazgeçirdiler. Bize de, biz bir yılda OSB’yi yapacağız dediler. Bu şartla ben Yalvaç Belediyesi’nin OSB’deki hisselerini Isparta İl Özel İdaresi’ne törenle imzalayarak devrettim. Bir yılda yapacaklarını vaat etmişlerdi o zaman. Ne oldu, aradan 9 sene geçti, tık yok.” dedi.

Süreyya Sadi Bilgiç’in destekleriyle Yalvaç OSB’ye kamulaştırma için aktarılan 2 milyon liranın da, bahane üretilmemesi amacıyla gönderildiğini ileri süren Bayram, “Kamulaştırmanın bitmesine imkan yok, Süreyya Sadi Bilgiç’in hınzırlığı var burada. Yalvç düşmanlığı dışında bir açıklaması yok bu sürüncemede kalmanın, Yalvaç’ı adeta beşikte uyutuyorlar. Isparta’da, Ankara’da Yalvaç adına bir şey isteyecek bir tane insan var mı? Olmadığını Tekin Bayram’dan sonra herkes görmüştür. “ dedi.

 

Yalvaç OSB’ye yatırım yapacak 50 kişi olduğuna inanmıyorum

Yalvaç’ta bugün yaşanan göçün temel sebebinin “1 yılda OSB yapacağız” diye söz verip yapmayanlar olduğunu ileri süren Bayram, “Normal sanayiye dönülseydi, imar planını çizdirdik, meclisten geçti. Sanayi sitesine dönseydi, yatırım yapacak insanlara hemen yer tahsisi yapılabilecekti. İller Bankası da altyapı için %50 hibe verecekti. Aradan geçen zamanda OSB kaldı, o kadar göç verdik. İddia edildiği gibi ciddi 50 yatırımcı olduğunu da düşünmüyorum, açıklasınlar isimlerini görelim. Yalvaç’ta sanayinin önünde çeşitli dezavantajlar var, hammadde yok, yol yok, kalifiye eleman bulmak sıkıntı. Yalvaç’ta süt dışında önemli bir hammadde yok sanayi ürünü olacak. Çallıoğlu dışında OSB’ye yatırımcı olacağını zannetmiyorum. Normal sanayi olsaydı, yatırım yapmayı düşünen girişimcilerin işi kolaylaşacaktı. KOSGEB desteği, BAKA desteği, bakanlık destekleri ve belediye destekleriyle OSB cazibesini telafi etmek mümkündü. Dişçi Osman, Haydar Kurt, Sadi Bilgiç Yalvaç’ın kalkınma şansının önüne geçtiler.” dedi.

 

Şu anki OSB alanı devam etsin, kalanı küçük sanayi alanı olsun

Şu anda OSB için ne yapılabileceğini sorduğumuz Bayram, bu konuda da şunları söyledi: “Şu saatten sonra Yalvaç OSB’yi kaldırmasınlar, doğru olmaz. Kamulaştırmanın yaklaşık üçte biri tamamlandı, bu kısmında OSB devam etsin. Ama kalan üçte ikilik kısım OSB’den çıkarılsın, 18 yapılarak arsa üretilsin, sanayi sitesi olarak burası yatırımcıların istifadesine sunulsun. Yani, kamulaştırması yapılan kısım devam etsin, geri kalan kısım sanayi sitesine dönüştürülerek yola devam edilsin.  Biz bunu somut olarak o arazinin karşısında yaptık bakın. Sümer Halı İpliği fabrikasının makinalarını getirdim, gelen firma oraya yaptığımız binada üretime geçti. AKÖZ, o bölgeye fabrikasını kurdu, birçok insan yer satın aldı. İstedikten sonra yapılabileceğini biz gösterdik. O süreçte Sümer halının makinalarının verilmesinde destek olan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Milletvekilimiz Recep Özel’e teşekkür ederim. Sanayileşmenin ezbere değil, bilinçli yapılması gerekir. Yalvaç’ın bu konudaki vebali ismini daha önce zikrettiğim insanlardadır. Bilgiç, 2 milyon kamulaştırma ödeneğini çıkardı da, altyapı için neden bütçeye para koymadı peki?”

Yalvaç’ın önemli tüm hedeflerinde geri düştüğünü belirten Bayram, “Yalvaç için dört önemli konumuz ve hedefimiz vardı: Birincisi eğitim kenti olması, ikincisi antik kent ve turistik değerlerimiz, üçüncüsü OSB, dördüncüsü de yaşanabilir kent hedefi. Bunların hepsinde benim dönemimden geriye gittik. Turizm geriye gidiyor, öğrenci geriye gidiyor, inşaat geriye gidiyor, bunların sorumlusu kim? Halil Hilmi Tütüncü yalan söylemeyi çok iyi beceriyor, Yalvaçlı mağdur oluyor. Sorumluluğu neden üstlenmiyorlar? Bakın zararın neresinden dönülürse kardır. Özel idare OSB’ye devam etsin, kalan 2/3’lük kısım hazır, sanayi bölgesi olsun, kimse mazeret üretmesin. Bakın şu an kendileri söylüyor, daha altyapı planını daha onaylatamamışlar. Bir an önce OSB yönetimi kurularak işlemleri hızlandırılması ve varsa yük yatırımcılara devredilmelidir. OSB’nin giderlerini yatırımcılar karşılamak zorunda. Burada hızlı bir biçimde yatırımcıların önünü açacak formül, benim önerdiğim formüldür. Üçte biri OSB, geri kalanı sanayi sitesi yapılmalı. Belediyeye düşen kısım bu formülü hayata geçirip, kalan üçte ikilik bölümün imarı ve altyapısını yapmasıdır. İl özel idare ve Yalvaç TSO’ya düşen de üçte birlik kısımda OSB’yi bir an önce yatırımcının hizmetine sunmalarıdır. Altyapıyı devlet yapmalı, 2020 bütçesine bununla ilgili ödenek konulması için uğraşılmalıdır. Bunlar yapıldıktan sonra, gerçekten yatırım yapmak isteyen varsa, ister OSB’de isterse sanayi sitesinde yatırımını yapsın. Burada herkese görev düşüyor, belediye kalan üçte ikilik kısma el atmalı, burada kamulaştırma yapmaya gerek yok. Altyapı yapılsın, imar düzenlemesi yapılsın, yatırımcı kendi arazisini kendisi şahıslardan alsın, ruhsatını belediye kessin, iş yürüsün. Özel idare şu an kendi hisselerini bir yere devredemez, belediye de 180 dekarı bedava vermişse o da hatalıdır, o zaman işler karışır. Mazerete gerek yok, söylediğim formülle yürüsünler, yatırımcının önünü, Yalvaç’ın önünü açsınlar.” dedi.

Siyasette bundan sonra nasıl bir yol izleyeceğini sorduğumuz Bayram, “Yalvaçlı da iyi bilir ki, Tekin Bayram hiçbir zaman siyasetçi olmadı. Olsaydım, kendimi düşünür milletvekili, bakan olurdum. Tekin Bayram, ahde vefalıdır, Yalvaç’a olan borcumu ömrümün sonuna kadar ödemeye devam edeceğim. Kendime makam, mevki peşinde değilim. Tek derdim Yalvaç yükselsin, ama ne yazık ki hep geriye gidiyor. Ak Parti’ye ben isteyerek gitmedim. Yalvaç için çok önemli gördüğüm 10 tane projeyi uygulamak için gittim, ama halk uygun görmedi. Yalvaç sahipsizdir, dertlerini bilen, çözümleri bilen insanlar iş başında değilir. OSB konusunu gündeme getirdiğinizde, inanın ben çok dertlendim ve cevap vermek zorunda hissettim. OSB konusunda Tekin Bayram’ı suçlayıp bir yıl içinde açacağız diyenler, seçimlerde ilk işimiz OSB’yi açmak diyenler nasıl halkın yüzüne bakabiliyorlar. Hep kısır çekişme ve ufak hesap peşindeler. Özellikle 2004-2009 dönemi Yalvaç’ın ivmesini kaybettiği yıllardır. 2014’ten sonra yaşananı da herkes görmektedir. Yalvaç’ın derdiyle dertlenmeyenler, kendilerini yönlendirenlerle arastada tavla oynayarak vakit doldurmaktadır. Yazık, çok yazık. Burada da derdim, polemik yaratmak değil. OSB konusunun tartışmaya açılması faydalıdır. Herkes ne yapacağını ortaya koysun, ben önerimi ortaya koyuyorum. Artık, Yalvaç’ın önüne engel olmasınlar, oturmaktan vazgeçip ayağa kalksınlar, yürümesinler, koşsunlar artık. Yoksa Yalvaç’ımız göç vere vere bütün gücünü, enerjisini kaybedecek. Ben üzerime düşen, elimden gelen ne varsa yapmaya hazırım. Sizlere de konuyu gündeme getirdiğiniz için teşekkür ederim.”

Etiketler: » » »
Share

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.