logo

Özyalvaç Gazetesi Arşivinden (Aralık 1973)

İnönü’nün Ölümü İlçemizde de Üzüntü Yarattı

Kurtuluş Savaşımızın muzaffer kumandanlarından, Yüce Ata’mızın silah arkadaşı, Eski Cumhurbaşkanı, Başbakan ve CHP Genel Başkanı İsmet İnönü’nün 25 Aralık 1973 günü ani ölümü bütün yurtta olduğu gibi ilçemizde de büyük üzüntü yaratmıştır.

İsmet İnönü’ye büyük sevgi ve saygı duyan Yalvaç halkı, duydukları üzüntülerini İnönü’nün sayın eşleri Mevhibe İnönü’ye çektikleri taziye teli ile belirtmişlerdir. Ayrıca İnönü’nün Cuma günü yapılan cenaze merasimine katılmak üzere bir heyet gitmiştir. Yüce Ulusumuza başsağlığı dileriz. -31 Aralık 1973, Sayı: 247-

 

Şarkikaraağaç’a İnönü Büstü Dikilecek

Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucularından, Atatürk’ün yakın arkadaşı İsmet İnönü’nün hatırasına izafeten komşu ilçemiz Ş.Karaağaç’ta bir büstünün dikilmesi kararlaştırılmış ve bu konuda bir kampanya başlatılmıştır.

Haber aldığımıza göre İlçe Kaymakamlığı ve Halk Eğitim Müdürlüğü’nün işbirliğiyle yapılan çalışmalar sonucu kısa zamanda dikilmesine karar verilen İnönü büstünün Ş.Karaağaç’ın en mutena yerine dikileceği bildirilmiştir. İnönü’nün hatırasına saygı duyan komşu ilçe Ş.Karaağaçlılara şükran hislerimiz belirtiriz. -31 Aralık 1973, Sayı: 247-

 

Belediye Meclisi Toplantısı Yapıldı

9 Aralık seçimleriyle yeniden seçilen Yalvaç Belediye Meclisi yeni dönemin ilk meclis toplantısını geçtiğimiz Salı günü yapmıştır.

Bütün üyelerin katıldığı ve halkımızın da ilgiyle izlediği toplantı yeni Belediye Başkanı Süleyman Akgün’ün yaptığı güzel bir açış konuşmasıyla başlamış gündem maddelerine geçilerek toplantı devam etmiş, organ seçimleri de yapılmıştır.

Yapılan seçimler sonucunda başkan yardımcılığına Faruk Nafiz Bal, encümen üyeliklerine ise Kazım Şenol ve Kazım Aşık getirilmişlerdir.

Ayrıca seçimler sonucunda:

Belediye Meclisi Başkan Vekilliklerine: Ecz. Ö. Lütfi Bahar, Abdullah Dayıoğlu,

Meclis Katipliklerine: Hasan Özuğur ve Sami Vural (asil), Kazım Şenol ve Nazım Duru (yedek),

5 kişilik Maliye Encümenine: Av. H. Şükrü Bekmezci, Ecz. Ö. Lütfi Bahar, Av, Yaşar Kocagöncü, Emin Ercan, Necati Karahan,

5 kişilik Muhtelif İşler Encümenine: Hasan Özuğur, Kazım Şenol, Abdullah Takavcu, Sami Vural, Necip Mumcu,

Korunmaya Muhtaç Çocuklar Yuvası Birliğine: Av. H. Şükrü Bekmezci ve Niyazi Yüncü (asil), Sami Vural  (yedek),

Isparta İli Yüksek Öğrenim Yurt Yaptırma Birliğine: Ecz. Ö. Lütfi Bahar ve Emin Ercan (asil), Av, Yaşar Kocagöncü (yedek),

Seçilerek organlar teşkil ettirilmiştir. Yeni Belediye Meclisi Üyelerimize başarılar dileriz. . -31 Aralık 1973, Sayı: 247-

 

Çiftçi Malları Koruma Seçimleri Yapıldı

Salı günü yapılan Belediye Meclisi toplantısında organ seçimlerinin yanı sıra Yalvaç Merkez Çiftçi Malları Koruma Meclisi ve Murakebe heyeti seçimleri de yapılmıştır.

Yapılan seçim sonucunda 5 kişilik Çiftçi Malları Koruma Meclis üyeliklerine A.Aslan Uyaroğlu, Murat Pamukçu, Sami Vural, Yusuf Özuğur ve Ramazan Cesur seçilmişlerdir.

Murakebe heyetine ise Necip Mumcu, Faruk N. Bal, Necati Karahan, Ruşen Özgül, Nazım Duru seçilmişlerdir. -31 Aralık 1973, Sayı: 247-

 

YALVAÇ TARİHİ                                                    Tefrika: 176

Yazan: Muzaffer TÜTÜNCÜ- İlker SÜER

Bundan 97 sene evvel, yani 1873 yıllarında bahtsız bir güveyin ölmesiyle neticelenen hadise Yalvaç Hüyüklü Kasabasında olmuştur. Bu kazada çok miktarda manda ve mahallen “CAMIZ” olarak tabir edilen büyükbaş hayvan yetiştirilir ve bundan bol miktarda ürün elde edilir. Mandanın sütünden elde edilen kaymak oldukça meşhurdur. Kasaba halkının çoğu bu hayvanlardan elde edilen ürünlerle kısmen de olsa geçimini temin ederler.

Anlatılan hadiseye göre Hüyüklü’de camız beslenen bir evde ahıra sadece evin oğlu girip hayvanın bakımını yapmaktadır. Evde bu delikanlıdan başka kimse yem vermeye dahi giremez, bu manda-camızın bakımını sadece evin biricik oğlu yapar, beslerdi. 1873 yılının Kasım ayının bir Perşembe günü kasaba halkının da çok sevdiği dürüst, ağırbaşlı, terbiyeli hoş gözlü bu civanmert delikanlının, yıllardan beri sevip baktığı sevdiğiyle düğünü yapılacaktır. Düğün hazırlıkları tamamlanmıştır.

Delikanlı camızın akşam yemini her zamankinden biraz önceden vermek için güveyi elbiseleriyle ahıra girer, ancak hayvan her zamankinden farklı, yeni elbiseleriyle gelen delikanlıyı bir yabancı zannıyla boynuzlariyle süserek oracıkta öldürür. Alkanlar içinde kalan güveyi ortalarda görünmez. Düğüncüler sağı-solu ararlar ve en nihayetinde ahırda cesetle karşılaşırlar. Bu elim ve acıklı olay, kasabada ve civarda büyük üzüntü yaratır. Delikanlının hatırasını yaşatmak üzere aşağıdaki türkü yakılır, bu türkü 97 yıldan beri söylenmekte olup, Türk Müziği literatürüne de girmiştir.

KARA CAMIZ

Kara camızın boynuzu yağlı,

Garip garip anamın ciğeri dağlı,

Acep nasıl oldu allı gelinin hali,

Aygın baygın kara camız

Bu dert beni alacak,

Al duvaklı gelin kimlere kalacak.

 

Kara camız batmaya çarptı,

Harıl harıl anam kanlara baktı,

Düşmanlarım seyrime baktı,

Aygın baygın kara camız

Bu dert beni alacak,

Al duvaklı gelin kimlere kalacak.

 

Kara camızın boynu yelken,

Gelin alıcılar geliyor erken,

Kara camıza yem verem derken,

Aygın baygın kara camız

Bu dert beni alacak,

Al duvaklı gelin kimlere kalacak.

 

Bu gün günlerden Pazar,

Açman yorganımı yaralarım azar,

Allı gelinime değmesin nazar,

Aygın baygın kara camız

Bu dert beni alacak,

Al duvaklı gelin kimlere kalacak.

 

Bu gün günlerden salıdır Salı,

Mezarlara döküldü koç yiğidin malı,

Acep ne oldu ki garip anamın hali,

Aygın baygın kara camız

Bu dert beni alacak,

Al duvaklı gelin kimlere kalacak.                                                                  -4-11 Aralık 1972, Sayı: 194-195-

 

YALVAÇ’A ÖZLEM

Özlemini çektim,  yeşil Yalvaç’ın,

Gidipte bir güzel gezesim geldi,

Sekiz kahve kaplar Çınar ağacın,

Dibinde nargile çekesim geldi.

 

Ün salmış her yere Ulu Çınarı,

Yaylasında çoktur soğuk pınarı,

Meşhurdur köftesi, şişi, döneri,

Mideye bir – iki atasım geldi.

 

Akköprü yöresi Görgü’ye bakar,

Eğmir deresinden billur su akar,

Bülbülü baharda güllerde öter,

O pembe gülleri kokasım geldi.

 

Hisar’ı tarihtir, gezmekle bitmez,

Yıkılmış Deliktaş, şimdi su gitmez,

Ünlüdür kavafı rakibi çıkmaz,

Gidip bir ıskarpin takasım geldi.

 

Dillere destandır her desen halı,

Mis kokulu elmaların pazarı ,

Nazardan saklansın Yalvaç güzeli,

Güzeli gül diye  kokasım geldi.

 

Abacılar yokuşunu çıkınca,

Doyum olmaz Yalvaç’ıma  bakınca,

Akşam olup, güneş hafif batınca,

Gidip Yalvaç’ıma yatasım geldi.

Osman ŞENOL                                   -16 Temmuz 1973, Sayı: 225-

Etiketler: » »
Share

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.