Son Dakika
Süleyman Demirel Üniversitesi Yenilenebilir Enerji Kaynakları Araştırma ve Uygulama Merkezi(YEKARUM) bünyesinde çevreyi koruyarak gelecek nesle daha yaşanılabilir bir dünya bırakmak adına farklı alanlarda çok sayıda çalışma yürütülüyor.
Rüzgâr enerjisinden güneş enerjisine, biyokütle enerjisinden jeotermal enerjiye tüm yenilenebilirkaynakları enerjiye dönüştürenteknoloji ve projeleri hayata geçirmeye odaklanan merkezin; gerçekleştirdiği çalışmalar hakkında YEKARUM Müdürü Prof. Dr. İbrahim Üçgül, önemli açıklamalarda bulundu.
Prof. Dr. İbrahim Üçgül, çağımızın enerji çağı olduğunu tüm dünya ülkelerinin geleceklerini garanti alına almak için enerji kaynaklarına sahip olmak istediğini belirterek bundan sonraki çağın enerji çağı olacağını vurguladı. Ülkemizin enerji alanında yenilenebilir enerji gibi zengin kaynaklara sahip bir ülke olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Üçgül, “Ülkemiz, güneş enerjisinden, rüzgar enerjisine, biyokütle enerjisinden jeotermal enerjiye çok zengin kaynaklara sahip. Bizler, gerçekleştirdiğimiz çalışmalar ile hem bilim insanlarının proje geliştirmesine destek oluyor; hem de ülkemizin kaynaklarını en doğru şekilde kullanarak enerji üretmeye odaklanıyoruz. Geliştirdiğimiz projeleri hem mikro hem de makro düzeyde planlayarak en fazla faydayı sağlamayı hedefliyoruz. Bu alanda geliştirdiğimiz çalışmalardan birisi Türkiye’de ilk ve tek çalışma olma özelliğine sahip güneş bacası uygulamasıdır. Bu uygulama ile güneşten gelen enerjiyi elektrik enerjisine dönüştürebiliyoruz.” dedi.
“Güneş Bacası Uygulaması ile Sadece Enerji Hasatı Değil Tarımsal Hasatta Yapmak Mümkün”
Güneş enerjisi teknolojilerinin kurulum ve kullanım kolaylığı sağlamasının yanı sıra çevreyi de kirletmediğini belirten Prof. Dr. İbrahim Üçgül, güneşten elektrik üretmek için birden fazla yöntemin bulunduğunu bunlardan birinin de güneş bacası sistemi olduğunu söyledi. Bu güne kadar değişik ölçü ve boyutlarda üç ayrı tip güneş bacası prototipi geliştirdiklerini söyleyen Üçgül bu prototiplerde pekçok bilimsel araştırma gerçekleştirdiklerini belirti. Ayrıca, yeşil bir teknoloji olan güneş bacalarının enerji üretiminin yanı sıra tarım sektöründe de verimlilikle kullanılabileceğini bildirdi. Prof. Dr. Üçgül şöyle konuştu: “Güneş bacası yapısı itibariyle çok büyük bir sera alanı istiyor, bu büyük alan enerji üretiminde kullanılmadığı sezonlarda tarımsal üretimde kullanılarak topraklı veya topraksız tarım yapılabilmesi için de uygun. Hatta güneş bacası toplayıcı örtüsü sera gibi sıcak ve doğal ortam olduğu için özellikle sıcak iklimlerde yetişen her türlü bitkiyi soğuk sezonlarda da yetiştirmek mümkün.”
Güneş bacalarının özellikleri ve geliştirdikleri güneş bacası prototipleri hakkında bilgi veren Prof. Dr. Üçgül, güneş bacasının, güneş enerjisini önce ısı enerjisine, ısı enerjisini de içerisinde dolaşan havaya aktararak hareket ya da kinetik enerjisine, sonunda kinetik enerji kazanmış havayı da bir türbin vasıtasıyla elektrik enerjisine dönüştüren bir enerji dönüşüm sistemi olduğunu belirtti. Üçgül, Türkiye’de yılın 6 ayında güneş bacası ile elektrik üretmenin mümkün olduğunu, güneş bacasına hibrit sistemler eklenerek bu sürenin 9 ila 10 aya çıkarılabileceğini vurguladı.
“Güneş Bacası Ülkemizin Büyük Bir Bölümünde Kullanılabilecek Bir Teknolojidir”
Güneş bacasını basit bir teknoloji olarak nitelendiren Üçgül, “Kolaylıkla ülkemizin hemen hemen üçte ikisine kurulabilecek bir teknolojidir. Bu teknolojiyi yerli imkânlarla yapabilmeniz mümkün.” dedi.
Prof. Dr. İbrahim Üçgül, boyutlarına göre sistemlerden elde edilebilecek elektrik enerjisine ilişkin şu bilgileri paylaştı: “Küçük sistemlerle bir köyün elektrik ihtiyacını karşılayabilirsiniz. Bir üst modeli yani orta boy diyeceğimiz sistemlerde MW düzeyine çıkarsınız. 10 – 100MW gibi aralıklardaki bir büyüklükten bahsettiğiniz zaman büyük bir fabrikanın, elektriğini karşılarsınız ya da kentlerdeki çok sayıdaki konutların elektriğini karşılarsınız. Özellikle sanayi tesislerinin veya şehirlerin elektriğinin neredeyse büyük kısmını karşılarsınız.”
Bugüne kadar üç ayrı tip ve boyutta güneş bacası prototipi geliştirdiğini bildiren Prof. Dr. Üçgül, her prototipte sorun çözme odaklı çalıştıklarının altını çizdi. Prof. Dr. Üçgül, güneş bacasının birçok sektörde kullanılabileceğine değindi ve şöyle konuştu: “Güneş bacası direkt olarak enerji üretim sektörüyle ilgili ancak bunu mesela bir organize sanayi bölgesinin civarına kurarsanız hem organize sanayinin elektriğini üretirsiniz hem de yine bu sistemden ısı üretirsiniz. Tekstil ve gıda sektörü gibi özellikle yoğun ısı ve elektriği kullanan tüm sektörler için uygun bir teknolojidir. Bu teknoloji başta enerji talebi yüksek olan bütün sektörler ve Organize sanayi bölgeleri için uygundur ama ilk hangi sektör derseniz enerji sektörünü öncelikli olarak söyleyebiliriz.”
Yorum yapabilmek için Giriş yapın.
BENZER HABERLER