• İYİ Parti Yalvaç Mustafa Kodal
  • MHP Hüyüklü Belediye Başkan Adayı Kadir MİNNET

logo

‘Ah Bu Yarım İşler’


Prof.Dr. Hulusi Doğan
hulusidogan@mu.edu.tr

Öyle sözler vardır ki bazen kitaplar dolusu bir bilgiyi özetler. Bazen tüm ömrünüzü yeni baştan sorgulatır. Ya da yaşadığınız deneyimleri tek solukta ifade eder. Anlatabilen için öz bir şifre, anlayabilen için ise bir hazinedir. Kimi zaman atasözleri olarak çıkar karşımıza, kimi zaman da romanlarda gösterir kendini. Kimi zaman türkülerde yer bulur kendine, kimi zaman da bir dost meclisinde dökülür dudaklardan. Üstüne pek bir şey söyleyemezsiniz. Gerek de kalmamıştır zaten. Adeta jilet gibi kesip atmış, bitirmiştir herşeyi. Herşey gün gibi ortadadır. Söylenecek her şey erir gider onun büyüleyici ateşinde. Artık düşünmek, düşünmek ve bir daha derinden düşünmektir geriye kalan. Söyleneni, söyleyeni, söyleteni her boyutuyla bir kez daha derinden ve derinden düşünmek.

Eğitim hayatımda çok önemli yeri olan kıymetli bir büyüğüm böyle özlü sözler attı yakın zamanda bana. Kendisi bir eğitimci olunca, sözler de eğitimle ilgiliydi pek tabi. O’nun da iznini alarak bu sözleri sizlerle paylaşmak isterim. Aynen şöyle idi kıymetli büyüğümün paylaştığı sözler:

“Herhangi bir ulusun yok edilmesi atom bombası veya uzun menzilli füzelerin kullanılmasını gerektirmez… Sadece eğitim kalitesini düşürmek ve sınavlarda kopya çekilmesine izin vermek yeterlidir.

  • Hastalar, bu tür doktorların elinde ölür.
  • Binalar, bu tür mühendislerin ellerinde çöker.
  • Para, bu tür ekonomistlerin ve muhasebecilerin elinde kaybolur.
  • İnsanlık, bu tür din görevlilerinin elinde ölür.
  • Adalet, bu tür yargıçların elinde kaybolur.
Eğitimin çöküşü milletin çöküşüdür.”

Evet, askeri okullarda eğitimci ve yönetici olarak uzun yıllar hizmet etmiş büyüğüm, eğitimin önemine böyle özlü sözlerle dikkat çekiyordu. Eğitimin çöküşü, milletin çöküşüdür. Aksi taktirde iki atom bombasıyla 200 binden fazla insan kaybeden Japonya’nın bugünkü konumunu ve başarısını nasıl açıklayabilirdik? Nitekim Japon eğitim felsefesinin temeli de önce ahlak ve erdemdir. Çocukları ahlaklı, erdemli ve ülkesine bağlı bireyler olarak yetiştirmek, onlara bilgi ve beceri kazandırmaktan çok daha önemlidir bu ülkede. Zira ahlaksız insanların elinde bilgi, tehlike ve tehdit saçan birer araca dönüşebilir. O nedenle ahlak ve erdemin üzerine uzmanlık inşa edilmeye çalışılmaktadır.

Öte yandan eğitim kalitesinin düşmesi ehliyet ve liyakatsizliğe işarettir. Ehliyetsizlik ve liyakatsizlik, koşulsuz itaati, itaat ise adaletsizliği, adaletsizlik de beraberinde toplumda güvensizlik ve çürümeyi getirir. O nedenle liyakatsizlik sürekli sırtını dayayacak bir yer bulma, adaletsizlik ise haksızlık ve usulsüzlüğü kapayacak ser bulma derdindedir. Ancak toplum da bu liyakatsizler yüzünden can derdindedir. Ne güzel söylemiş atalarımız “yarım hekim candan, yarım hoca dinden eder” diye.  Ancak büyüklerimiz “yarım hakim, yarım gazeteci, yarım avukat, yarım muhasebeci, yarım öğretmen vb”’in neyden edeceğini söylememiş.

Bunların cevabını da sizlere bırakıyorum.

Kalın sağlıcakla.

Etiketler: »
Share

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Öğretmen ve Üniversite

    10 Aralık 2023 Köşe Yazıları, Tüm Manşetler

    Sümerli eğitmen ve şair Ludingirra, günümüzden 4000 yıl önce “Mademki biliyorsun, niye öğretmiyorsun”  diyerek bilginin ve öğretmenin önemini çağlar ötesinden seslendirmiş. “Hiç Bilenlerle Bilmeyenler Bir olur mu” ilahi tebliğinde bilgilenmenin, öğrenmenin ve Hz. Ali’nin “Bana Bir Harf Öğretenin 40 Yıl Kölesi Olurum” sözlerinde öğretmenin önemi en güzel şekilde ifade edilmiş. Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK, İstiklal savaşında düşmanla olduğu gibi; Cumhuriyetle birlikte “Ülkemizi dünyanın en mamur ve en medenî memleketleri seviyesine çıkartmak”, ...
  • Ramazan Amca’nın Duâsı

    07 Aralık 2023 Köşe Yazıları, Tüm Manşetler

    “Sen kendüye ne sanursan ayruğa da anı san. “      Hacı Bektaş Velî 19 yıl önce... Geçirdiğim kalp rahatsızlığı nedeniyle üniversite hastanesinin kardiyoloji servisinde yatıyorum. Oda arkadaşım Ramazan Amca, 80-85 yaşlarında bir Alzheimer hastası... Refakatçisi olan yakınlarından öğrendiğimiz kadarıyla geçmişte çiftçilik yapan bu amcamız  boylu poslu;  ileri derecede görme rahatsızlığı olduğu için kalın camları olan gözlük takan, konuşmayı seven birisi.  Bizi tanımak istiyor; kendimizi tanıtıyoruz, on dakika sonra aynı şeyleri yine soruyor ve...
  • ADA DOĞURAN GÖL

    07 Aralık 2023 Köşe Yazıları, Tüm Manşetler

    Bugün dünyamız ve ülkemiz için en büyük tehlike  kuraklık, kıtlık ve  açlıktır. Bunun için dünyayı istedikleri kalıplara sokan, dünyaya şekil veren kapitalizm düzeninin küresel şirketleri dünya nüfusunun azaltılması gerektiğini savunmaktadırlar. Hatta bu maksatla; laboratuvar kökenli salgın hastalıklar, KULLANDIRTTIKLARI ilaçlar, aşılar, gübreler, böcek ilaçları=zehirler, soğuk, sıcak dünya ve uzay savaşları ile havada, suda, karada, hatta uzayda ekosistem tahriplerini devreye sokmaktadırlar. Elbette ülkemiz de bu olumsuzluklardan fazlasıyla...
  • Prof.Dr. Zafer Karaer yazdı: “İYİLİK GÜNÜ MÜ?..”

    16 Kasım 2023 Köşe Yazıları, Tüm Manşetler

    Geçmişi 1996 yılına kadar giden, ancak son birkaç yıldır gündemde yer bulan, gerçi yeterince bulduğu tartışılan, 13 Kasım “Dünya İyilik Günü”; benim için oldukça önemli. Çünkü dünyada yerleşik düzene geçildiği 12 bin yıllık insanlık tarihinde,  gerek savaşlar, gerek kötülükler sayesinde, her geçen gün iyilik kelimesi hızla değer kaybetmekte, hatta anlamını kavrayamayan büyük çoğunluk ellerinden gelse; iyilik kelimesini sözlüklerden, tedavülden, ortadan kaldıracaklar. Tabii ki; ülkemizde de aynı tutum ve davranışlar neticesinde özellikle 1...